pek rtik olmadı ama… olsun…

O zaman okulda yeni sayılabilirdim.. o nedenle kendimi ispatlayabilmek için sürekli çalışıyordum.. itü mezunu olduğum için okulda kız görmeye, hoş    görsem bile bakımlısını görmeye pek alışkın değildim.. ancak geldiğim bu yeni yerden bakımsız kız yoktu… çoğu tiky diyebileceğim bir çizgide idi…olmayanlar ise olanlar gibi davranmaya çalışıyordu…okulda ikinci öğretim de olduğu için bayağı bir kız popülasyonu vardı.. ve çevremden duyduğum kadarı ile onlardan yarlanan da çok asistan vardı.. ama kimse alanen söyleyemiyordu tabii… ben böyle bir durumun pek de etik olmadığını biliyordum.. ancak son derece de heyecan veren bir fikir idi…yeni gelmiş olduğum için tek başıma kalıyordum.. ve kolidorun en ücra    köşesinde idim.. yani kapımın kontrolü pek mümkün değildi.. ayrıca odamda da jaluzi vardı…onu ilk defa bir ara sınavda görmüştüm… 1.70    boylarında, açık kumral, incecik bir bele son derece güzel oturmuş dolgun ve yuvarlak göğüsler ile son derece hoş hatlı kalçalara    sahipti… sınav boyunca one seyrettim desem yeridir… girişken bir karaktere ve itü kökenli olmamın verdiği rahatlık ile insanlarla çok kolay iletişim kurabiliyordum.. onunlada zaten ilk konuşmam bu sayede kağıtları toplarken oldu… bana son derece soğuk davranmıştı… ama anfiden çıkarken gözlerimi yakalamayı da unutmamış ve ince bir tebessüm atmıştı… okula çok sık gelmiyordu ancak arada sırada onu hem gündüz hem de .    ikinci öğretimde görüyordum.. zaman geçtikçe öğrenciler beni tanıdıkça, kız öğrenciler arasında adımın çok sık konuşulmaya başlandığını arkadaşlarımdan duyuyordum.. ama beni ilgilendiren onun ne düşündüğü idi…sonunda okul numarasını ele geçirdim ve ikinci öğretim öğrencisi olduğunu ancak okulunu bitirebilmek için birinci öğretimden    de ders aldığını öğrendim.. final sınavları yaklaşıyordu… eğer tüm derslerini verebilirse kışın mezun olabileceğini öğrenmiştim.. açıkcası bu biraz umudumu da    kırmıştı…onu ne zaman kantinde görsem bakışır olmaya başlamıştık.. bizim çocuklar bana pas attığını söylüyorlardı ama ben de kendimi ne riske    atmaya ne de boş yere rezil etmeye hazır değildim…bir gün kapım çalındı üç dört öğrenci finallerden önceki hazırlık haftasında bana .    sorusormak için gelecekleri konusunda mail atıp randevu almışlardı.. bu son derece olağandı.. ancak o gün o grupta o da vardı…gözlerimi    ondan kaçırmak için herşeyi yapmıştım.. ama o hep delercesine bakıyordu… nasıl heyecanlandığımı anlatamam… niyetini anlamıştım ama emin de olamıyordum.. sonuçta kim olursa olsun kendimi kullandıramazdım.. ama onu da deli gibi istiyordum… neyse o günden sonra onu bizim sınav tarihine kadar    göremedim… bir türlü fırsat olmadı…ve sınav günü gelmiş çatmıştı.. gece sınavı olduğu için okul 23:30 a kadar açıktı… ve bizim sınav 18:30 da idi… salona girdiğimde görevli arkadaşları selamlar selamlamaz onu aramaya başladım.. işte oradaydı kolidor kenarında üzerinde kahverengi kırçıllı,    yün, diz kapağı altına bir etek giymişti.. üstünde ise siyah kaşmirden kısa, boğazlı bir kazak vardı.. içindeki siyah sütyeni beyaz teni nedeni ile kontrast yaptığından hafif belli oluyordu… siyah uzun çizmesi ise o elit görümünü çok kışkırtıcı bir hale sokuyordu… uzun kumral saçlarını bir kurşun kalem ile toplamıştı.. ve gözünde kırmızı oval gözlükleri vardı… oracıkda tahrik olmamak elde bile değildi…    kürsüye geldiğimde beni baştan aşağıya süzmüştü… ona nasıl baktığımı anlamış olmalı ki o alaycı gülümseyişini bir kez daha takınmıştı….sınav devam    ederken olabildiğince herkesle ilgilenmeye çalışıyordum ama gözlerim hep onda idi… bacak bacak üstüne atıp sıraya doğru eğildiğinde g-string`i ortaya çıkmıştı… normalde o tür görüntüler beni pek etkilemez ama o an çileden çıkmıştım.. gerekirse, sınavın kolay olmasına ve başarılı olamamasının imkansız olmasına rağmen, onu o dönem dersten bırakmaya bile hazırdım… neyse sınav bitmiş ve o kağıdını kürsüdeki diğer asistanlara değil bana verip arkasına bile bakmadan çıkmıştı… nasıl yıkıldığımı anlatamam… neyse kağıtları .    zarfa koyup odama geri döndüm… hoca olmadığı için tüm zarfları    ben toplayacak ve paketleyip eve gidecektim.. odamda paketleme ile uğraşırken kapı çaldı… irkilmiştim… çünkü soru soracak öğrenciler zaten sınav sonrası sorularını sorup ya evlerine yada bir sonraki sınavlarına zaten gitmişlerdi… kapı yavaşça açıldı… içeride sadece masa lambam yandığı için oda .    son derece loştu… kapı aralandı ve o başını hafifçe içeri sokup “girebilir miyim…?” dedi… herhalde “hayır” dememin imkanı yoktu.. ama ben salak gibi “tabii, buyrun..” demiştim bile.. hocayız ya.. ağırdan almalı idik.. ama o an, o saatte onun kölesi olmaya    hazır ve de nazırdım bile…odaya girdi ve kapıyı kapattı… sonra bana bakıp..”hocam sına çok kolaydı… sayenizde, eğer diğer iki sınavımdan    da bir problem yaşamaz isem mezunum” dedi..ben hala salak oğlanı oynayıp: “yaa ne güzel .. sizin adınıza memnun oldum ..”    diyi verdim.. o benim bir şey yapamayacağımı anlamış olacak ki… “size hem bir hoşgeldin hem de bir güle güle hediyesi vermek istiyorum” dedi ve kapalı olan kapıyı içariden kitileyi verdi… ben olacakları anlamıştım ama hareket bile edemiyordum.. ayağım titremeye başlamıştı    bile… yanıma yaklaştı ve hafif bir nefes verip dudağıma son derece yumşak vede ıslak bir öpücük bıraktı.. dudağındaki soğuktan koruyucu ruj nedeni ile dudağı dudağımdan yavaşça ayrılmış ve bu beni acaip tahrik etmişti… altta kalmamalıydım… o geriye çekilmeden hafifçe belinden tutup kendime çektim… ve izmir`li kız arkadaşımdan öğrendiğim ateşli fransız öpücüğünü ona hediye ettim… dilim ağzını derinliklerini keşfediyordu.. onu o    şekilde ne kadar öptüm hatırlamıyorum ama ayrıldığımızda yüzündeki alaycı ifade isterik bir hal almış idi.. bana ” siz asistanların bir    inek olduklarını sanırdım…” dedi ve yine dudaklarıma yapıştı.. tek kelime bile etmeden onu öpüp o anı tüm zevki ile yaşamya çalışıyordum… bir anda aletimde bir sertlik hissettim… sert birşey aletime sürtüyordu.. o an farkettim ki kalçasını kemikli kısmı ile benim    ufaklığa sürtünüyordu…. artık ok yaydan çıkmıştı…. öpüşmelerimizin harareti arttıkça onun sürtünmeleri de sertleşiyordu… benimki taş gibi olmuş canımı yakmaya başlamıştı.. bende onun kalçalarını avuçlamış hem sıkıyor hemde kendime doğru daha çok bastırıyordum….. hafifçe eteğini yukarı doğru çekmeye başladım… eteği iyice    toplanıp kalçaları alime geldiğimde ne kadar muhteşem kalçalara sahip olduğunu daha da iyi anlamıştım…. ayaktaydık ve yorulmaya başlamıştık.. onu hafifçe masaya doğru yönlendirdim ve kalçasını masaya verdim.. o ise dudaklarımı bırakmış boynumu ve kulak memeleri emip yalıyodu… artık eli    de pantalonumun üzerindeydi… ben ise kazağının altına doğru atmış olduğum elimi sütyeninin içine sokmaya çalışıyordum… inanın göğüsleri taşgibi idi.. silikonlu olduklarından korkup yumşak davranmaya bile çalışmıştım… :)sonra kemerimin açıldığını hissettim.. ve pantalonum yerde idi… sonra boxerimi de arkadan sıvazlayarak aşağı    doğrı sıyırdı ve benim altım artık açıkta idi…. elleri ile aletimi o kadar nazik ve de duyarlı okşuyodu ki sanki hangi sinirin ne şekilde uyarılması gerektiğini çok iyi biliyordu…… sonra yavaşça gömleğimi de çıkarıp göğüs uçlarıma küçük ısırıklar atmaya .    başlamıştı… hayatım boyunca bu kadar heyecanlandığımı ve bu kadar kontrolümü bir başkasına dervrettiğimi hatırlamıyorum….bende yavaş yavaş sündürmeden kazağını sıyırmaya başlamıştım bile…. sütyenini zaten açmış olduğum için kazağı çıkar çıkmaz o da yere düşmüştü bile…işte karşımdaydı…. yuvarlak kocaman göğüslerin uçlarında son derece küçük halkalı fındık büyüklüğünde meme uçları ile karşımdaydı…. onları .    yavaşça elime aldım ve uçlarını hafif sıkarak emmeye başladım… artık inlemeye başlamıştı…. bir yandanda kulaklarımın içine dilini sokup beni daha da tahrik etmeye çalışıyordu… eli ise aletimi artık daha sert    sıkmaya başlamıştı…. sonra birden başımı tutup kaldırdı ve beni koltuğuma doğru ittii… oturmamı istediğini anlamıştım…. hiç konuşmuyorduk… ayağa kalkıp eteğinin düğmesini açtı ve kırıştırmadan çıkardı… sonra gözümün içine baka baka çoraplarını çıkardı…. muhteşem bir gösteri idi… önümde diz çöküp gözlerimin    içine baktı ve kafasını eğip gözlerimden gözlerini ayırmadan aletimi dillemeye başladı.. artık ipler tamamen ondaydı… başını ağzına tamamen aldığı an gözlerini kapadı ve tamamen işine soyundu… ilk defa böyle bir şeyi tecrübe ediyordum.. ama bu çok farklı bir şeydi.. sanki beni unutmuş sadece kendi zevki için yapıyordu… tırnaklarını ise kimi zaman aletime kimi zaman ise göğüsümde gezdirip çizerek beni iyice çıldırtıyordu… boşalacağımı anladığımda “ben.. ” dedim ama o “ıııı..ıı…” dedi ve somurma şiddetini arttırdı.. korkumdan inlayamiyordum bile.. artık işkence halini    almaya başlamıştı.. ve boşaldım…. sanki iliklerimi emiyordu…. ve beni yutuyordu.. muhteşemdi… gözümün içine baktı ve “sen, dur daha…” dedi… anlaşılan işi benimle bitmemişti… emmeye ve yelemeye devam etti…. ben tekrar ereksiyon haline gelmiştim… başını kaldırıp bana bir göz kırptı ve ayağa kalktı…. ellerimi tutup g-stringine götürdü… yavaşça kenarlarından tutup aşağıya indirdim… tertemizdi.. tek bir kıl dahi yoktu… okşamak için elimi uzatayım dedim.. ama elimi tuttu… ve bir ilk okul öğretmeni gibi… “olmaz ufaklık” dedi.. kedinin fareyle oynadığı gibi benimle    oynuyordu….bacaklarını açıp üzerime çıktı.. ve benimkinin başına sürtünmeye başladı.. bundan çok zevk alıyordu…. her seferinde biraz daha bastırıp sürtünmenin şiddetini .    arttıryordu… ama sonra geri çekiliyordu…. sonra hafif hafif benim ki dudaklarının arasına girmeye başlamıştı… içerisi fırın gibiydi ve müthiş nemli idi….artık ileri geri değil yukarı aşağı hareketlere başlamıştı… muhteşemdi…. bütün bunları yaparken gözlerini bir an olsun gözlerimden ayırmıyordu… ne yaptığını çok iyi biliyordu… ne hale geldiğimi seyretmekten sanki çok daha fazla zevk alır gibiydi…ve artık içine girmeye başlamıştım… muhteşem hırıltılar çıkarmaya ve artık kendide kontrolden çıkmaya başladığı için gözlerini kısmaya başlamıştı.. gözleri kayıyordu…. ve dilini dudaklarını ısırmaya başlamıştı…. ve bir    anda tamamen oturdu…. yanıyordum… üstümde tatlı sert hareketler ile hareket ediyordu… ben ise göğüslerini sıkıp emiyordum…. sonra ellerini benden ayırıp    saçlarına götürdü ve başına toplayıp “hadi….” dedi…. karşımda elleri başının arkasında birleşmiş ve zıpladıkça göğüsleri ahenk ile zıplayan ve artık    tamamen kendinden geçmiş kısrak ruhlu bir tanrıça vardı…. ve iyice hızlanmaya başladı…. bana bakıp “kalk…” dedi.. o üztümdeyken kalkıp onu    yere halıya yatırdım… ve gidip gelmeye başladım… ayaklarını belimde toplamış ve beni kendine yapıştırmıştı… sonra ani bir hareketle tekrar üste çıktı ve tırnakları ile adeta göğsümü kazıyaraktan sıçramaya başladı ve artık sesi de yüksek çıkmaya başlamıştı… ben “ben geliyorum kalk … ” dedim o ise dur dedi….ve hızlandı hızlandı hızlandı….. tam orgazm olacağım anda aletimi vajinası ile öyle bir .    sıkıp yukarı çekti ki o an ikimizde boşalmış idik… ama aletiöm kopacak zannettim…. sekiz saniye aralıksız boşaldım… o ise    doymamışcasına üzerimde hala zıplıyordu…. ve oda yavaşça sönüp üzerime uzandı…. hayatımda yaşadığım en muhteşem ve de en uzun orgazmdı… gözlerimin    için baktı ve “iyi dayandınız hocam..” dedi…. aletim hala içindeydi….yavaşça ayağa kalktı ve çok hızlı bir şekilde üstünü giyinip makyajını    tazeledi.. ben daha ne olduğun bile anlamadan yanıma gelip bana öyle bir fransız öpücüğü verdi ki…. son hamlede dilimi koparırcasına somurup… ” öyle değil böyle yapılır.. ama yine de iyisin… ve sana bir öğüt… asla öğrencilerinle böyle şeyler yapma.. başına .    büyük belalar alabilirsin…” dedi… ben ona “seni bir daha…..” derken sözümü kesti ve “bu aynı zamanda bir güle güle hediye    demiştim öyle değil mi..?” deyip göz kırptı…sonra kapıya doğru ilerledi ve son bir gülümseme ile odadan çıktı…. hayatımın en muhteşem gecesini yaşamıştım ama tattığım o zevki daha sonra çok daha farklı şekillerle de tekrarladım ama hiç biri onun bana verdiği    hediyenin yerini asla tutmadı….Gönderen: gonzo the magnificant
Canli sikiş sohbeti yapmak için beni araya bilirsiniz. 00 237 800 00 66

Bir cevap yazın